12 Ocak 2019 Cumartesi


2009'dan beri bekliyorum naylon poşetlerin ücretli olmasını. Son 3-4 yıl naylon poşetler ücretli olacak diye ara ara haberler yapıldı ve bu sene 25 kuruşa satılmaya başlandı. Ama insanlar bir sürü tepki veriyor. Çünkü doğaya verilen zarar yerine sadece kendi cebinden çıkanı düşünüyorlar. 25 kuruş fazla geldi galiba. Bence 1 lira olmalı. Doğaya verdiği zarar karşısında az bile. Ama belki bu konuda da inançları, doğaya zarar vermelerini söylüyordur, kim bilir? (Tıpkı hayvansal gıda tüketiminin doğaya verdiği zarar gibi.) Öyle yanlış yerden savunmalar görüyorum ki... Kasiyerlere ne laflar ediyorlar, kasiyerler de müşteri diye pek bir şey diyemiyorlar. Demin kasada bir adam şöyle diyordu: "Ben poşete para vermem!" Aniden tepki olarak yüksek sesle şöyle dedim: "Almayın o zaman!" Bez çantamı kaldırarak: "Bakın, ben 10 yıldır bez çanta kullanıyorum."" Adam: "Haa benim de evde var onlardan..." Ben: "Kullanın o zaman? (Aslında "Onlar evde ne yapıyor?" demek vardı.) Evet alışkanlık yapmak zor olabilir ama bu naylon poşetlerin doğaya verdiği zararın haddi hesabı yok!" Adamdan gülümseyerek çok yanlış yerden bir savunma geldi: "E ücretli olunca zararlı olmuyor mu?" Ben: "Oluyor tabi. Neden olmasın? Ama kimse kimseyi zorlamıyor naylon poşet alın diye. Ne kadar az tüketirsek o kadar iyi. Şimdiden naylon poşet tüketimi %70 azaldı." Kasiyerler ve arkamdaki kadın da beni desteklemeye başladı, adam da başladı kıvırmaya. Bazen çiftler görüyorum, adam aynı şekilde homurdanıyor, bir yığın şeyden bahsediyor naylon poşetin ücretli olması konusunda da, doğaya verdiği zarara hiç değinmiyor. Hani eşinin yanında bozmayayım diyorum ama sanırım herkesi hafif hafif dürtmemiz gerekiyor. Bu şekilde biriyle karşılaşırsanız aslında tek bir soru yeterli olabilir: "Peki bunların doğaya verdiği zarar konusunda ne düşünüyorsunuz?" Sonra (karşınızdaki her duraksadığında "başka?" deyip) yaslanın geriye, dinleyin.  Son 3-4 yıldır da hayvansal gıda tüketiminin bırakılmasını, vegan olunması gerektiğini savunuyorum. Bez çanta kullanımını savunduğum zamankinden daha yüksek dozda dalgalar geçildi. Ama maksadımız 25 kuruştan kaçmak değil, doğaya verdiğimiz zarardan kaçmak olmalı. Farklı sebeplerden dolayı hayvansal gıda tüketimini bırakan, azaltan arkadaşlar da arada bana yazdıkça mutlu oluyorum. Çoğunluk halâ dalga geçiyor, gereksiz buluyor, garip karşılıyor. Ancak hayvansal gıda tüketimi, naylon poşet tüketiminden daha fazla doğaya, hayvanlara ve de bize zarar veriyor. Tüketim hızı bu şekilde giderse, petrol şirketlerinin doğaya verdiği zarardan daha fazla zararı olacak. Birkaç yıl sonra doğayı daha fazla tahrip edip hayvansal gıda tüketimini azaltmak veya bırakmak yerine şimdiden anlamaya çalışsanız ne kadar güzel olur. Doğaya verdiğimiz zarar, kendimize verdiğimiz zarardır. Dünya değişir durur, giden bizleriz. Şimdi dilerseniz sözde en akıllı yaratılmış olduğuna inanan canlıların neden fotoğrafta hayvana yaşattığı bu duruma sebep olduğu hakkındaki düşüncelerinizi yazabilirsiniz.
2009'da naylon poşetlerin zararları hakkında biraz araştırma yapıp aşağıdaki yazıyı yazdım ve bir çok yerde paylaşmıştım. Eminim ki geçen on yılda daha fazla zararını görüyoruz.
İlgili yazının bir kısmı aşağıdadır:
"Naylon poşetler çözülürken zehirli kimyasallar yayar ve bunlar toprağımıza, suyumuza karışarak besinlerimizin ve suyumuzun ciddi anlamda sağlıksız olmasına sebep olur. Yakıldığı zaman ise nefes aldığımız havayı kirletir.
Tahminlere göre plastik poşetlerin sadece %1’i geri dönüştürülüyor, geri kalan %99’u ise yüzlerce yıl doğada kalıyor.
İlk kez çöp torbaları olarak plastik poşetler 1950’lerde ortaya çıktı.
1975'teki bir araştırmaya göre, okyanuslarda dolaşan gemiler yılda yaklaşık 3.700.000 kg. plastik torbayı denizlere boşalttılar.
Dünya yüzeyi henüz bir plastik çöplüğüne dönmemişse, bunun nedeni denizlerin dibinin çöplük olarak kullanılmasıdır.
Tüm dünyada yılda 750 milyar ile 1 trilyon adet arasında plastik poşet üretildiği tahmin ediliyor.
Yani dakikada 1 milyon poşet üretiliyor.
&
Ülkeler, plastik poşetlere nasıl tepki gösteriyor?
ABD: San Francisco’da 27 Mart 2007’de plastik poşet kullanımı yasaklandı. Los Angeles’ta 1 Temmuz 2010’da plastik poşet kullanımı yasaklanıyor. Boston ve Oakland yasaklama yolunda.
ALMANYA: Çok az yerde ücretsiz satılması dışında plastik poşetler 6 sent ile 20 sent arası değişiyor.
BANGLADEŞ: 1988 ve 1998 yıllarında naylon poşetler kanalizasyonu tamamen tıkadı ve ülkenin üçte ikisini su altında bırakan yıkıcı seller meydana geldi. Bu felaketten sonra başkent Dhaka’da polietilen poşet kullanımı yasaklandı ve ekonominin unutulan bir kısmı yeniden canlandı.
BULGARİSTAN: Bazı marketlerde büyük naylon poşetler ortalama 15 kuruşa satılıyor.
ÇİN: Caddelerde uçuşan naylon poşetlere "beyaz kirlili" adı verildi. Naylon poşetler ücretli yapıldı ve her yıl 37 milyon fıçı petrol tasarrufu gerçekleştiriliyor.
FRANSA: Paris’te plastik poşet kullanımı yasaklandı. Yasak 2010 yılından itibaren tüm ülke genelinde uygulanacak.
GÜNEY AFRİKA: İnce plastik poşetleri kullanmak 2003 yılında yasaklandı. Daha rahat dönüştürülebilenlerin kullanımı serbest. Naylon poşetlere hakaret anlamında "Ulusal çiçek" adı takıldı çünkü ülkenin her yerinde bulunuyor.
HİNDİSTAN: 9 Ocak 2008'de plastik poşetler yasaklandı. Yasağa uymayanlar 5 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacak yada ağır para cezasına çarptırılacak.
İNGİLTERE: Londra’da 2007 yılında naylon poşetler ücretli yapıldı. Bez çanta kullanımı artırılarak naylon poşet talebinin %70 düşmesi sağlandı.
İRLANDA: 2002’den beri her plastik poşete 20 sent vergi uygulanıyor. Plastik poşet kullanımında %90 azalma kaydedildi.
İSVEÇ: Standart naylon poşet ücretleri 1-1,5 sek (0,1-0,15 euro).
JAPONYA: Plastik poşet kullanımı yasak ve bu sayede yılda yaklaşık 20.000 varil petrol kazanıyor.
KANADA: Plastik poşetler ücret karşılığı satılıyor.
KENYA: 2008’den itibaren plastik poşetler yasak.
RUANDA: 2005’ten beri her tür plastik poşetin kullanımı yasak.
TAYVAN: Plastik poşetin yanı sıra tek kullanımlık plastik çatal, bıçak ve kaplara da yasak uygulanıyor.
TÜRKİYE: İstanbul Kadıköy’de 1 Mart 2010’dan itibaren naylon poşet kullanma yasağı başlıyor. Bazı yerel yönetimlerin uyguladığı yasaklar da mevcut. Türk gıda kodeksi gıda malzemelerinin naylon poşetlerde satılmasını yasaklamıştır.
UGANDA: İnce plastik poşetler yasak, kalınlara ise vergi getirildi.
Batı Hindistan, Botsvana, İsrail, Makedonya, Tanzanya ve Singapur naylon poşet kullanımını yasakladı.
&
Naylon poşet üretimi, petrol ve doğal gaz gibi yenilenemeyen enerjinin git gide azalmasına yol açar.
Denizleri, gölleri, nehirleri kirletirler,
Ağaçlara takılarak görüntü kirliliğine neden olurlar,
Kanalizasyonları tıkayarak sellere sebep olurlar,
Hayvanların boğazlarını tıkayıp boğularak ölmelerine neden olurlar.
Bir naylon poşet üretmek için gerekli olan enerji, bir arabaya 115 metre boyunca güç sağlayabilir. Daha da fazlası, naylon poşet çöplerinin temizlenmesi pahalıya mal olur. Bu da daha çok vergi ödemeniz anlamına gelir.
Naylon poşetler petrol türevi olan polietilenden üretilir.
Ücretsiz ve kullanışlı olduğu için çok tüketilir ve çöplerle beraber doğaya atılır.
Ortalama 15 dakika kullandığımız bir naylon poşetin doğada tümüyle yok olması için bin yıl gerekir.
Naylon poşetlerin sadece %1’i geri dönüştürülür, %99’u doğada kalır.
Bu sözde "ücretsiz" naylon poşetlerin aslında ücretsiz olmadığını, çünkü maliyetlerinin satın aldığımız ürünlere eklendiğini unutmayın.
Dünya Doğa Vakfı'na göre naylon poşetlerden ötürü her yıl 100,000'in üzerinde balina, fok, su kaplumbağası ve kuş ölüyor. Karada ise inekler, keçiler ve öteki hayvanlar yem ararken genellikle plastik parçalar yiyorlar. Bu nedenle sindirim sistemlerinde bozulmalar olur, hastalanır ve hatta ölürler.
Yılda 200 farklı deniz canlısı, plastik torbalar nedeni ile hayatını kaybeder.
Kuşlar boğulur.
Besin sanarak yuttukları plastiği hazmedemeyen kaplumbağalar ölür.
Naylon poşetler şeffaf oldukları için, tıpkı bir sera gibi ısıyı emerek orman yangınlarına neden olur.
Naylon poşetler dokundukları gıdaların vitaminlerini yok ederler.
Çöplerin % 90’ı naylon ve plastik atıklardan oluşur.
Işık, plastik poşetlerde kimyasal çözümlemelere neden olur.
Zaman içinde daha küçük ancak daha zehirli petro-polimerlere bölünürler.
Ve bunlar, topraklarımızı ve sularımızı zehirler."